DENEYİMLER
4 Mart 2025
Saygıdeğer Katılımcılar,
Sizi, şahsım ve TÜSİAD Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyorum. TÜSİAD SD2 programımızın bu dönemki başarı hikayeleri töreni vesilesiyle, sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Teknolojik gelişmelerin yoğun bir değişim ortamını beslediği; iş dünyasının önceliklerini ve planlamalarını dinamik bir şekilde yeniden yapılandırdığı bir dönemi yaşıyoruz. Böyle bir ortamda iş dünyamızın dayanıklılığını ve rekabetçilik gücünü artırabilmek için, teknolojik içeriği yüksek ürünlere, inovasyon kapasitesinin ve verimliliğin artırılmasına ve bu alanlarda iş birliğine daha çok ihtiyaç var.
Bu süreçte KOBİ ölçeğindeki teknoloji şirketlerimizin ve start-up’larımızın oluşturduğu ekosistemin desteklenmesinin önemli olduğunu, her vesileyle ifade ediyoruz. Bu anlayışla başlattığımız ve bizi bugün bir araya getiren TÜSİAD SD2 Programı’nın, sekizinci döneminde olmak ise gurur veriyor. TÜSİAD SD2 teknoloji KOBİ’lerinin geliştirdikleri çözümleri, büyük şirketlerimiz nezdinde görünür kılan ve giderek daha geniş bir ekosistemi kucaklayan, güçlü bir iş birliği modeli oldu.
Değerli konuklar,
Son dönemde, teknoloji ve insan kaynağının dönüşümü, şirketlere etkisi ve yönetişim konuları daha yoğun ele alınıyor. 2025 ve sonrası için, iş dünyasını şekillendirecek trendlere yönelik çalışmalarda; geleceğin iş dünyasına ve işgücüne yönelik beklentilerin yanı sıra, yöneticilerin değişen rolleri ve yetenek riskleri ön plana çıkıyor. Bu süreçte yapay zeka ve bağlantılı teknolojilerin, iş dünyasının gelecek planlamalarında ve kurumsal yapılarda, kritik dönüşümlere neden olacağı belirtiliyor.
Dijital dönüşüm süreçi, işgücü talebini rutin becerilerden; analitik ve yüksek düzey becerilere kaydırıyor. Özellikle de dijital tabanlı, ölçülebilir ve IoT (Nesnelerin İnterneti) sensörleriyle desteklenen işlerde bazı görevlerin, yapay zeka destekli sistemlere devredilebileceği öngörülüyor. Plan yapabilen, karar verebilen ve insan müdahalesi olmadan, bağımsız eylemler gerçekleştirebilen yeni nesil bir yapay zeka türü (Agentic AI) tanımlanıyor.
2028 yılına kadar, kurumsal yazılımların %33’ünün, bu yapay zeka türünü içermesi bekleniyor. Böylece dijital platformlardaki müşteri etkileşimlerinin, %20’sinin ve günlük iş kararlarının %15’inin otonom olarak yönetilmesi öngörülüyor. Bununla birlikte yüksek maliyetler, gizlilik endişeleri ve cihaz uyumlulukları gibi risklere de dikkat çekilerek, sürecin dikkatli yönetilmesinin gerekliliğinin de altı önemle çiziliyor.
Tüm bu öngörülerin de ötesinde yapay zeka ve bağlantılı teknolojilerin “DeepSeek” örneğinde olduğu gibi, önemli kırılma ve dönüm noktalarını bizlere, her an yaşatabileceğini, kritik değişimleri ekonomi ve finans göstergeleri dahil tetikleyebileceğini ve kartların yeniden dağıtılabileceğini söylemek yanlış olmaz.
Yapay zeka başta olmak üzere, yeni teknolojilerin küresel durumu ve Türkiye’ye etkileri gündemimizdeki önemli konulardan. Bu kapsamda, küresel eğilimler ve Türkiye’de özel sektörün, yapay zekaya yaklaşımını ele alan, bir çalışmayı önümüzdeki haftalarda kamuoyu ile paylaşmayı hedefliyoruz. Yine yapay zekanın, kurum kültürü, liderlik ve insan kaynağı yetkinlikleri ile etkileşimine yönelik bir araştırmayı da, hayata geçiriyoruz.
Değerli Konuklar,
Ülkemizin küresel pazarda rekabet gücünü artırmak için, yeni teknolojiler ile inovatif, çevik bir teknoloji ekosistemin oluşturulması önemli. Yeşil ve dijital dönüşüm unsurlarını gözeten, teknoloji içeriği yüksek, verimli ürünler üreten ülkeler, orta ve uzun vadede daha yüksek büyüme oranlarına ulaşıyor ve küresel rekabette bir adım öne geçiyor.
Ar-Ge ve inovasyon kapasitesinin geliştirilmesi ve yaratılan katma değeri artırabilmek, değişimi yaratacak teknolojileri üreten, geliştiren ve kullanan insan kaynağı ile mümkün. Nitelikli insan kaynağını çekmek için, küresel rekabet giderek artan bir şekilde hızlanıyor. Gençlerimizin çağımızın gerektirdiği yetkinlikleri kazanması ve bilim temelli kaliteli eğitim ülkemiz için de, stratejik öncelik niteliği taşıyor. Bu alanda iş dünyasının, kamunun ve akademinin güçlü iş birliği ile gelişme kaydedebiliriz.
Sözlerime son verirken, Perihan hanıma, Program Başkanımız Onur Bey’e, Program Grubunun tüm üyelerine ve ekibimize teşekkür ediyorum. Bizimle TÜSİAD SD2’de paydaşlık yapan, tüm teknoloji kullanıcısı ve tedarikçisi şirketlerimize, dijital dönüşüm ekosistemimize yaptıkları katkı için içtenlikle teşekkür ediyorum. Başarı hikayelerini oluşturan şirketlerimizi tebrik ediyor, hepinizi saygı ile selamlıyorum.
